1917’de Rusya’da gerçekleşen Bolşevik ihtilalini takiben, Sovyet İmparatorluğu ve yöneticileri büyük bir özgüven kazanmış, 1920’den itibaren küresel ihtilali hedeflemiştir. Bu amaç doğrultusunda Bolşevikler eski düşmanlarıyla barışmış, eski dostlarına saldırmaya başlamıştır.

Sovyet İmparatorluğu güç toplayıp dünyada tek egemen olmak için faaliyet yürütürken, Türkler Devlet-i Ali’nin mağlubiyeti üzerine çeşitli mücadelelere girişmiştir. Bu mücadelelerden biri de Enver Paşa’nın Türkistan’da giriştiği istiklâl hareketidir. Türkistan’ın işgalinden sonra Türkistan’da Türkler için kara günler başlamıştır. Önce Çarlık Rusya, ardından Sovyet İmparatorluğu sınırları içinde bulunan Türklerin dini ve kültürel değerlerine defalarca hücum etmiş, her fırsatta Türkleri dinlerini terk etmeye ve dillerini unutmaya zorlamıştır.

Aynı günlerde Enver Paşa, Sovyetler birliğinin himayesinde toplanan Birinci Doğu Halkları Kongresine katılmış, bir bildiri sunmuş ve kongredeki Müslüman cemaat kendisini yoğun ilgiyle takip etmiştir(Akal, 2018). Enver Paşa’nın Doğu Halkları Kongresinde bu kadar ilgi ve sevgiyle karşılanması başta Stalin olmak üzere Moskova’daki idareyi rahatsız etmiştir.

Bu sırada, 1920’de Buhara’da Bolşevikler tarafından fonlanan Buhara Halk Sovyet Cumhuriyeti, Buhara Emirini çıkardığı isyan neticesinde alt etmiş, Emir’e karşı destek aldığı Ruslar ise Emirin sarayını yağmalamış ve hazineyi Türkistan’a taşımıştır. Bunun üzerine Türkistan’da Sovyet Hükümetlerin itibarı zedelenmiş, hoşnutsuzluk meydana gelmiştir(Tursun, Moldabaeva. 2014). Türkistan’da hoşnutsuzluğun arttığı günlerde Türkler ve Müslümanlar arasında büyük saygı gören Enver Paşa da Buhara’ya geçmiş ve Sovyet İmparatorluğuna karşı mücadeleye girişmiştir.

Enver Paşa, Buhara’da kaldığı sürede büyük saygı ve ilgi görmüş, Türkistan’da varlığı yalnızca silahlı mücadele seviyesinde kalmamıştır. Paşa Buhara’da Türk askeri kültürünü devam ettirecek bir Harbiye Mektebi kurulması için teşebbüslerde bulunmuş, Türkistan’ın birliği uğruna çeşitli fikirleri tartışmış ve değerlendirmiştir.

Bu vesika Enver Paşa’nın olası bir Türk Birliği olması haline hangi Türkçe’nin kullanılması gerektiğine yönelik fikirlerini barındırmakta olup, Paşa’nın her gün eşi Naciye Sultan’a yazdığı mektuplardan bir tanesidir. Paşa, Moskova ile arası bozulmaya başladıktan sonra mektuplarının yakalanma ihtimaline karşı isimleri şifrelemeye başlamıştır, bu yüzden bazı isimler sadece baş harfleriyle mektuba eklenmiştir.

Vesikayı sizlerle paylaşmadan önce Türklük davası uğruna can veren ve yaşatan büyüklerimizi saygıyla anıyor, ayrıca Enver Paşa’nın Naciye Sultan’a mektuplarını günümüz Türkçesine çeviren ve yayınlayan Murat Bardakçı ve Türkiye İş Bankası Kültür Yayınlarına teşekkür ediyorum.

“Mukaddes melek, sevgili Naciye,

Bu sabah biraz nezle olduğumdan banyo yapmadım, yalnız abdest alıp namaz kıldım.

Sonra V.F.(Zeki Velidi Togan) geldi. D kendileriyle görüşmüş ve konuştuğumuz gibi Merkez-i Umumî Vekâlet Bürosu tanzim etmiş. D. hakikaten yavaş yavaş gözüme giriyor. Âdeta âtî başvekili olacak adam. V.F. bana bir revolver hediye ederek gitti.

Sonra, mahfazalarını yaptırdığım iki mushaf geldi. Birisini Emîr’e armağan olmak üzere yazarak hazırladım. Sefarete verip göndereceğim. Öğleden sonra “Ark” denilen buranın iç kalesi olan saraya gittim. Osman Bey vesair arkadaşları ziyaret ettim. Pek karanlık bir yerdeler. Osman pek hasta, her gün kinin şırınga ediliyor.

Kalenin yıkık yerlerini gezdik. Burası hemen bütün büyük memurîn makarrı imiş. Ortaya karîb bir yerde üstü açık dört köşeli bir sundurma ahşap oymalı direklere kondurulmuş ve orta yeri karşısında taştan avulları herhalde seccade yapılan bir taht var. Kenarında Farisî beyitler bulunuyor. Bunun üzerinde yine güzel taş sütunlara kondurulmuş ayrı bir kubbe var ki, hakikaten

oldukça musanna’ fakat ebniyenin kısm-ı âzamı yıkılmış. Bunlar arasında güzel oymalı başlıklar vesaire görülüyor ki, bunların hepsi alçı işlemelidir.

Bunun kenarından bütün şehir akşamüzeri hafif bir toz perdesiyle örtülmüş mavi renk almış görünür. Kalenin etrafındaki pazar, vesair yıkılmış haldedir. Burası büyük bir parka tahvil edilecekmiş. Bu meydanda Ruslar şehre girdikleri zaman masum silâhsız ahâliden on üç bin kişiyi idam etmişlerdir.

Eve geldim, Dr. geldi, kendisi birlikte harekete hazır. Y.A.’dan mektup aldım. Gelemeyeceğini, fakat her emre hazır olduğunu yazıyor. F. Efendi de yarın gelecekmiş. Böylece hareketim kolay olacaktır. Yalnız yarın kalacağız. Dr. kılavuz bulamamış fakat bulabileceğini söyledi. L. dört beygir almış, cumartesi daha beygir alabilmek için belki pazara kalacağız.

Yemekten sonra D. ile görüşmeye gittik. M’nin evinde buluştuk. Yarın akşam M.A. toplanacağını söyledi. Sonra Amuderya’dan geçmek vesaireden sarf-ı nazarla biran evvel Ş.B.’ye gitmeye karar verdiğimi söyledim. Onun fikri zannımca kendisi vaziyeti düzeltip eline almak imiş. Fakat bu akşam kararlaştı. Muvakkat Merkez-i Umumî bizlerden ve ondan ibaret olacak, sonra gelecekler dâhil olacak ve fikrimce kurultaya iktidârı vererek bir kabine seçmektir. Maamafih, bakalım Hak ne gösterecek.

Sonra Kırgızlar âdetinden, Türk tarihinden bahsedildi. Fikrimce, Kazakça’nın ıslâhıyla umum bir Türk lisanı bulmak kabil olacak. Bence de eğer bu Türkmen, Özbek, Sart, Kırgız vesaire lisanları birleşmezse, o vakit büyük bir Türkistan meydana gelmez. Böylece de yaşayacak bir Türk milleti vücud bulmaz.

İşte rûhum, bugünüm de geçti. Fakat hep bu yazdığım anlarda sen ve çocuklarım gözüm önünde tütüyor. Havuz başında sami ile hep senden bahsettim.

Âh, kalbimi gösterebilsem. O vakit bu iftirakın bana neye mâlolduğunu anlarsın rûhum. Bu gece de seninle yatağıma girer, yavrularımla birlikte Allah’a emanet ederim.

Enver’in.

3 Teşrisânî (Kasım) 1921, Buhara.”

 

Kaynakça:

  • Akal, Emel. 2018. Milli Mücadele’nin Başlangıcında Mustafa Kemal, İttihat Terakki ve Bolşevizm. İletişim Yayınları: İstanbul.
  • Bardakçı, Murat. 2016. Naciyem, Ruhum, Efendim. Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları: İstanbul.
  • Tursun, H , Moldabaeva, D . “Enver Paşa’nın Orta Asya’daki Milli Mücadeleye Verdiği Desteğin Moskova Arşivlerinde Belgelenmesi”. Bilig (2014 )
Please follow and like us:
The following two tabs change content below.

zaferyemin

Latest posts by zaferyemin (see all)

You may also like