1 Mayıs 1978 arefesiydi. Taksim’de vuku bulan, “Kanlı 1 Mayıs” olarak adlandırılan 1 Mayıs 1977 olaylarının üzerinden henüz bir sene geçmemişti. Türkiye, kabaca “sağ-sol” olarak adlandırılan çatışmaların zirvesine yaklaşıyordu. Çatışmalar sokakları dahi ikiye bölmüştü. Ankara’da bulunan İncesu caddesi, bu ikiye bölünmelerin örneklerindendi.

Sol sendikalar, örgütler ve çeşitli kurumlar, Türk milletini türlü iletişim kanalları üzerinden 1 Mayıs 1978’de tekrar toplanma çağırıları yapmaktaydı. İlginç bir adet, halkın gözünde her platformda küçümsenen Ülkücüler nasıl oluyorsa her türlü “büyük” icraatin faili oluyordu. 1 Mayıs 1977 günü yaşananlar Ülkücülere yıkılmaya çalışıldı. Türk Milliyetçileri bu iftiraların karşısında durmak istediyse de medyada asla var olamadığı ve halen olmadığı için sesi kimseye ulaşmadı.

Nisan 1978, dönemin Ülkü Ocakları Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu’nun 1 Mayıs günü Ülkücüleri olası bir provakasyondan koruma çabasıyla geçti. Emir teşkilatlara gayet net iletilmişti. Şimdi sıra kamuoyunu bilgilendirmekteydi. Bu görevi dönemin Ülkü Ocakları Genel Başkan Yardımcısı Abdullah Çatlı, 26 Nisan 1978 gününde Milliyet gazetesine vereceği demeçle yerine getirecekti.

Abdullah Çatlı’nın Ülküdaşlarına yaptığı 1 Mayıs açıklamasını sizlere takdim etmeden önce, Türkiye’de siyasetle ilgilen gençlere önerim Türk Siyasi Tarihi hakkındaki bilgilerini 32.Gün ve Öyle Bir Geçer Zaman Ki programlarından ileri taşımalarıdır. Zaten gerisi kendiliğinden gelecektir.

“Ülkü Ocakları, üyelerinin 1 Mayıs’ta olaylardan uzak kalmalarını istedi”

Ülkü Ocakları Genel Başkan Yardımcısı Abdullah Çatlı, örgüte bir genelge göndererek 1 Mayıs’da çıkabilecek olaylara karşı uyarıda bulunmuş,”Ülkücülerin olaylardan uzak kalmasını” istemiştir.

Genelgede, “1 Mayıs gerekçe gösterilerek Türkiye çapında komplolara girişileceği rivayetlerinin yoğunluk kazanmakta olduğu” öne sürülmüş, “Çatışmalara ülkücü gençliği de çekmek isteyenler çıkabileceği” belirtilmiş ve şu önlemlerin alınması istenmiştir.

“Yönetici arkadaşlarımızın gerekli tedbirleri almaları, muhtemel saldırılara karşı idari mercileri haberdar etmeleri, ülküdaşlarımızın her zaman olduğu gibi vakar ve sabrını muhafaza ederek kışkırtmalara karşı uyanık olmaları, 1 Mayıs günü bir tedbir olarak arkadaşlarımızın, mümkün olduğu nispette zamanlarını toplu bulunan yerlerin dışında geçirmeleri üzerinde hassasiyetle durulması gereken husulardır.”

Kaynakça:

Milliyet Gazetesi, 26.04.1978, sf.13

 

Bayram Köroğlu

Please follow and like us:
The following two tabs change content below.