Önceki yazımda ham meyveye yaptığım değinme merak konusu oldu ve bu merak, meyveler tanımını biraz açma ihtiyacını hasıl etti. Piyasada genel hüküm süren yabancı paralar ve altın, gümüş, bakır gibi madenler piyasanın olgun meyveleridir. Süreyi sorun etmezseniz bu meyvelerin geri dönüşü sizin için muhakkak olumlu olacaktır. Ancak birde piyasada hacmi çok geniş olmayan ve talebi düşük bazı ham meyveler vardır. Bunlara kripto paraları, ortaklık almak üzere olan yada sektörde etkisinin artacağı zamanlar gelmiş olan firmaların hisse senetlerini yada dünyadaki gelişmelere tepki veren maden, fon, kur gibi yatırım araçlarını örnek gösterebilirim. Nitekim birkaç gün önce sıçrama yapan kripto paralar ve günlük artış sınırını zorlayarak ilerleyen küçük hisse senetleri ham meyve teorisinin en yakın ve en kanıtlayıcı örnekleridir. Analiz yeteneğinize güveniyor, tüm global gelişmeleri takip edebiliyor, kendinizi kontrol edebiliyor ve riski seviyorsanız, yatırım araçları size tahmin edebileceğinizden çok daha fazlasını sunar. Tabi tecrübe edinmeniz için bir süre etkisiz takip yapmanız sizin avantajınıza olacaktır.
Gelelim güncel durumumuza. Dolarda ki artış hepimizin malumu. Hepimizin aklındaki en büyük etken ekonomimizin ne yazık ki tam bağımsız değil kura bağlı oluşudur. Bu etkenin önemi hiçbir zaman göz ardı edilemez. Ancak büyük bir operasyona maruz kaldığımız gerçeği aşikardır.
Türkiye, virüsle mücadelede diğer ülkelere oranla kısa zamanda büyük gelişmeler kat etti. Milletimizin gösterdiği azim ve fedakarlıklar meyvesini vermeye başladı. Ortaya güzel bir pasta çıkmak üzere ve yaklaşan küresel kriz öncesi yabancı yatırımcılar (fırsatçılar) bu pastadan tabiri caizse “bir parmak almak” istiyorlar. Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın yatırımcı görüşmeleri sırasında gerçekleşen Londra operasyonu, bu planın apaçık göstergesidir. İç piyasadaki dolara talep oluşturarak Türk Lirası’nda değer kaybı yaşatmayı amaçlayan bu operasyon, krizin etkisiyle dünyadaki dolar gücünü de kullanarak kısa vadede amacına ulaşmıştır. Pandemi sonrası dolar kurunda bir düşüş yaşanacağı muhtemeldir fakat kısa vadede gidişatı Fed ile yapılacak swap görüşmeleri belirleyecektir.
Bir diğer gündem konumuz olan altın fiyatlarında ise yine önceki yazımda bahsettiğim plato dönemi yaşanmakta. Kurdaki ve tahvil faizlerindeki kısmi artış altının yükselme hızını durağan seviyesine çekmiş durumda. Yaşanan güven ve beklenti kaybından dolayı önümüzdeki haftada altın fiyatlarının durağan olacağını öngörsem de kur artışı için atılacak adımlar muhakkak altın fiyatlarına keskin etkiler oluşturacaktır.
Son olarak borsadaki gelişmelere bir göz atalım. Borsa İstanbul’da geçtiğimiz hafta, Avrupa ve ABD piyasalarının aksine dolar kurunun etkisini gözlemledim. Firmalarda ki artış azmi endeks etkisiyle baskılandı. Endekse rağmen çoğu firma kendini geriye atmasa da borsada beklediğimiz değerleri bir süre daha gözleyeceğiz diye düşünüyorum. Güzel olan şu ki dörtte üç oranına kadar kendini toparlamış hisseler dahi sert düşüşe dik durarak tepki gösterdi. Buda önümüzde ki günler için umut vadediyor.
Unutmamak gerekir ki yatırımlar daldaki kuş değil, tükettiğiniz eldeki kuşlardan geriye kalanlardan oluşmalıdır. Yatırımlar, oluşturduğunuz tasarrufları aktardığınız yarınlardır. Tüketimleriniz sizi, yatırımlarınız ise hayallerinizi yaşatacaktır. Yatırımlarınız ile sağlıklı bir gelecekte mutlu ve huzurlu yaşamanız dileğiyle…
Uyarı: Bu yazı yatırım tavsiyesi değildir.
Ahmet Kurnaz
Latest posts by Ahmet Kurnaz (see all)
- Bizim Çocuklar - 25 Temmuz 2021
- Kırım’ın Ekonomisi - 6 Eylül 2020
- Peki Yunan Halkı ? - 31 Ağustos 2020
- Şehit Murat Akman’ın Türk Milleti’ne Son Mektubu - 20 Haziran 2020
- Algı Oyunları - 1 Haziran 2020
You may also like
1 thought on “Bizden Ekonomi 2”
Comments are closed.
GARDAŞIM PARTİ KUR OY VEREYİM