Hepimiz farkındayız ki yaşadığımız milletin adı Türk Milleti’dir.Fakat Türk Milleti olduğumuz daha doğrusu Türk olduğumuz unutturulmaya çalışılmakta hatta Türk kelimesi soysuzlaştırılmaya çalışılmaktadır.Daha kötüsü ise bütün bunlar olurken kendi milletimiz buna sessiz kalıyor ve Atatürk’ün izinde olduğunu söyleyen sahte Atatürkçüler ise bu duruma tepki vermiyor.Örneğin dükkanların, işyerlerinin, kafelerin Türkçe yerine İngilizce adla açılması bu durumun ne kadar vahim olduğunun göstergesidir.Bu durum bir kültür savaşının başladığının ifadesidir.Bu durum Türk Milleti’nin lehine çevrilmeli ve Türk Milleti bu kültür emperyalizminden bir an önce kurtarılmalıdır.Vaktiyle Çanakkale’yi topla tüfekle geçemeyenler “sessiz harp” denilen kültür savaşı ile Türk Milleti’ni yok etmek istemektedir.Milletler topla tüfekle yok edilemezler.Ancak başka milletlerin kültürlerinin tesiri altında kalırlarsa eriyip giderler.Bunun önüne geçmenin tek yolu Orhun Kitabelerindeki “Türk Titre ve Kendine Dön” sözünden esinlenerek yeni nesile Türk olduklarını hatırlatmalıyız.Onlara Türklük Şuurunu geri kazandırmalı ve hedeflerindeki mesleklerin yalnız kendi hayatlarının kurtulması için değil aynı zamanda Türk Milletine hizmet etmeleri için yapmalarını bu yüzden meslek sahibi olmalarını anlatmalıyız.Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün “Türk çocuğu ecdadını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır.” sözü ile Türk olduğunu bilen nesil bu milleti kurtaran nesil olacaktır.Bu yolun kısacası tanımı Türk Milliyetçiliği’dir.Türk Milliyetçiliği sadece kuru bir toprak sevgisi değildir.Türk Milliyetçiliği’nin Türk Milleti üzerinde hakim olması gerekmektedir.Bunun için de yetişen nesilin milliyetçi olması ve devlet kadrolarında milliyetçi kadroların yetişmesi gerekmektedir.Ancak bu şekilde ülkemize daha iyi hizmet eder ve Türklük Gururunu gelecek nesillere aktararak Türk Milleti’ni muasır medeniyetler seviyesinin en üstüne çıkarabiliriz.

TANRI TÜRK’Ü KORUSUN!

Please follow and like us: